24 Aralık 2009

Demiryolu 'çağ atlatacak' yasasını bekliyor [Transport]

Türkiye'de yıllardır devlet tekeli konumda olan demiryolu taşımacılığının önünü açacak olan Genel Demiryolu Kanunu ve TCDD Kanunu henüz tasarı halinde Ulaştırma Bakanlığı'nda bulunuyor. Özel sektör temsilcileri; tasarılardaki bazı eksikliklere rağmen kanunlaşmasının özel sektörün önünü açacağını ve demiryollarımıza köklü bir değişiklik getireceğini söylüyor. Ülkemizde demiryoluna yıllarca yeterli ilgili gösterilmedi. Demiryoluna olan ilgili 1950'lerden 2000'li yıllara kadar karayoluna, denizyoluna ve havayoluna oranla hep geri planda tutuldu. Ancak son dönemde gerek ayrılan yatırım kaynaklarındaki artış, gerekse demiryolu ile ilgili yasal düzenleme çalışmaları sektöre olan ilgiyi artırdı. Ne var ki, sektör çağdaş manada bir yasal düzenlemeye henüz kavuşamadı. Transport dergisi olarak bu ayki sayımızda demiryolu sektörünün önünü açacak olan Genel Demiryolu Kanunu Tasarısı ve Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) Kanunu Tasarısı'nın kanunlaşmasının sektöre ne tür faydalar sağlayacağını sorguladık. Öncelikle tasarılar neyi getirecek o konudan başlayalım. Genel Demiryolu Kanunu Tasarısı ve TCDD Kanunu Tasarısı'nın hazırlanmasına ön ayak olan TCDD'ye tasarıların nasıl hazırlandığını ve sektöre neler kazandıracağını sorduk. İşte TCDD'ye yönelttiğimiz sorular ve o sorulara verilen cevaplar: DEMİRYOLUNDA REKABETİ ÜST DÜZEYE ÇIKARTACAK Tasarı, Türkiye demiryolu sektörüne ne tür kazanımlar sağlayacak? Türk demiryolu tarihinde son 85 yıldır tekel olarak yürütülen demiryolu taşımacılık faaliyetlerinin artık rekabet ortamında yürütülmesi ve demiryollarının yeniden canlandırılarak başta karayolları olmak üzere diğer taşımacılık türleri ile rekabet edebilir konuma gelmesi ve bu rekabet gücünün sürdürülebilir olarak devam ettirilebilmesi açısından bu yeniden yapılanma taslakları büyük önem arz etmektedir. Taşımacılık sektöründeki dengenin demiryolları lehine yeniden kurulması, demiryollarının canlandırılarak diğer ulaşım türlerine karşı rekabet gücünün arttırılması, öncelikle demiryolu sektörü içindeki rekabetin üst düzeye çıkarılabilmesine bağlıdır. "Genel Demiryolu Çerçeve Kanunu" taslağı ile demiryolu taşımacılığındaki mevcut tekelin kaldırılarak sektörünün serbestleştirilmesi sağlanmaktadır. Rekabetin düzenlemesi ve denetimi için bağımsız bir Demiryolu Rekabetini Düzenleme Makamı (Demiryolu Ulaştırması Genel Müdürlüğü) oluşturulmaktadır. Ayrıca, ayrım yapılmaksızın, şeffaf ve adil bir şekilde demiryolu altyapısının tahsis edilmesini, altyapı kullanım ücretlerinin belirlenmesini ve tahsil edilmesini sağlamak üzere, demiryolu altyapı yöneticisi ile taşımacılık hizmeti verecek demiryolu işletmeleri arasındaki ilişki, hukuki yapı, yönetim ve hesapların ayrılması bakımından tanımlanmaktadır. Sektöre yeni girecek demiryolu işletmeleri ve altyapı yöneticileri ile birlikte demiryolu emniyeti ve işletmeciliği daha fazla önem kazanacaktır. Demiryolu emniyetinin sağlanması ve geliştirilmesine yönelik olarak bağımsız düzenleme ve denetim yapmak üzere bir Demiryolu Emniyet Makamı(Demiryolu Ulaştırması Genel Müdürlüğü) oluşturulmaktadır. Ayrıca, altyapı yöneticileri ve demiryolu işletmelerinin emniyete ilişkin yükümlülükleri tanımlanmakta, işletmecilik ve emniyet açısından ilgili belgeleri almaları zorunlu hale getirilmektedir. Demiryolu emniyetiyle ilişkili olarak Avrupa Birliği (AB) ile bütünleşmeyi sağlamak üzere 'Karşılıklı İşletilebilirlik' hususları da düzenlenmektedir. Diğer taraftan, demiryolu sisteminin emniyet açısından geliştirilmesini temin etmek için, meydana gelen kaza ve olayları incelemek, sebeplerinin tespit etmek ve benzerlerinin tekrarlanmaması için tavsiyelerde bulunmak üzere bağımsız bir Demiryolu Kaza Araştırma ve İnceleme Kurulu oluşturulmaktadır. Demiryolu sektöründeki yeniden yapılanmanın başarılı olabilmesi için, demiryolu taşımacılık fiyatlarının belirlenmesinde önemli rol oynayan, demiryolu yapım ve iyileştirme maliyetlerinin tamamının, karayollarında olduğu gibi devlet tarafından karşılanması sağlanmıştır. Mevcut demiryolu altyapısının bakım-onarım maliyetlerinin ise karayolu ile rekabete imkân verecek şekilde devlet tarafından kısmen karşılanmasına ilişkin düzenleme yapılmıştır. KENDİ TRENİ KENDİ PERSONELİ DÖNEMİ Tasarı kanunlaşırsa özel sektör ne gibi avantajlar elde edecek? Hâlihazırda TCDD tarafından tekel olarak yürütülen demiryolu ile yük ve yolcu taşımacılığı faaliyetleri tasarılarının kanunlaşması sonucu rekabet ortamında yapılmaya başlanacaktır. Mevcut durumda özel sektöre ait vagonlar TCDD'ye ait personel ve trenler ile taşınmaktadır. Yapılanma sonrasında ise özel sektör kendi trenleri ve kendi personeli ile demiryolu taşımacılığı yapma imkânına kavuşacak, böylece taşımacılık maliyetlerini ve zamanını kendisi daha fazla kontrol edebilir hale gelecektir. Tasarı kanunlaşırsa TCDD nasıl bir konumda olacak? "TCDD Kanun" taslağı ile genel kanuna uygun olarak TCDD'nin yeniden yapılandırılması sağlanmaktadır. TCDD'nin mevcut Kamu İktisadi Kuruluşu statüsü muhafaza edilmiştir. TCDD Altyapı Yöneticisi olarak belirlenmiştir. TCDD; yeni demiryolu yapımı, mevcut demiryollarının bakımı ve onarımı, tren trafiğinin sevk ve idaresi, demiryolu hat kapasitesinin önceden belirlenmiş kurallar çerçevesinde tren işletmelerine tahsisi, demiryolu altyapı kullanım ücretlerinin belirlenmesi ve demiryolu altyapısının kullanımı karşılığında belirlenen tarifelere göre ücretlerin eşit şartlarda tren işletmelerinden tahsili gibi görevleri yerine getirecektir. TCDD altyapı yönetimi ile ilgili görevlerini uygularken kamu ve özel tüm tren işletmelerine adil davranacak ve eşit mesafede olacak, görevlerini ayrımcı olmayan bir tarzda yerine getirecektir. Taşımacılık ile ilgili görevler ise TCDD'nin bağlı ortaklığı olarak yeni kurulacak DETAŞ'a devredilmektedir. Kamu tren işletmesi olacak DETAŞ, diğer tren işletmeleri ile eşit koşullarda rekabet ederek kendi trenleri ve personeli ile yük ve yolcu taşımacılığı yapacak ayrıca bu taşımacılık faaliyetlerini tamamlamak üzere her türlü ilave hizmetleri sağlayacak. STK'LAR İLE BİLGİLENDİRME TOPLANTILARI YAPILDI Her iki tasarının hazırlanma aşamasında nasıl bir yol izlendi? Sektörle ilgili sivil toplum örgütlerinden ve sektöre hâkim kişilerden görüşler alındı mı? Ülkemiz demiryolu sektörü için AB müktesebatı ile uyumlu yasal düzenlemelerin yapılması amacıyla "Demiryolu Sektörünün Organizasyonu" adlı bir Eşleştirme Projesi gerçekleştirilmiştir. Proje kapsamında demiryolu sektörünü düzenleyen "Genel Demiryolu Çerçeve Kanunu'' ve "TCDD Kanunu" taslakları ile bunları tamamlayıcı nitelikteki "Demiryolu Emniyeti", "Demiryolu İşletme Lisansı", "Demiryollarında Karşılıklı İşletilebilirlik" ve "Demiryolu Altyapısına Erişim" yönetmelik taslakları hazırlanmıştır. Proje resmi olarak 1 Şubat 2005 tarihinde başlamış ve 31 Ekim 2006 tarihinde tamamlanmıştır. Eşleştirme Projesi, kanun ve yönetmelik taslaklarının nihai şekillerinin bir paket halinde proje liderleri tarafından 25 Ocak 2007 tarihinde son şeklinin verilmesiyle tamamlanmıştır. Eşleştirme Projesi kapsamında hazırlanan taslakların kanunlaştırılmasına yönelik olarak Ulaştırma Bakanlığı ile birlikte bir "Eylem Planı" hazırlanmış ve taslaklar ön görüş alınarak Maliye Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı ve DPT Müsteşarlığına gönderilmiştir. Gelen ön görüşler doğrultusunda taslakların revize edilmesini ve ilgili teknik çalışmaların tamamlanmasını sağlamak üzere 16 Ocak 2008 tarihinde Ulaştırma Bakanlığımız Müşaviri başkanlığında TCDD bünyesinde bir komisyon oluşturulmuştur. Özellikle eşleştirme taslakları hakkında ilgili kamu kurum ve kuruluşlardan alınan ön görüşlerin yanı sıra Türkiye'deki kamu sektöründe yeniden yapılanma konusunda deneyime sahip, üst düzey görev yapmış veya yapan çeşitli uzmanların da tavsiyeleri dikkate alınarak komisyon tarafından taslaklar yeniden düzenlenmiştir. Düzenlenen bu taslaklar hakkında Ulaştırma Bakanlığı ve TCDD üst yönetimi, önceki TCDD Genel Müdürleri, özellikle TCDD çalışanlarının yer aldığı dernek ve sendika ile Demiryolu Taşımacılık Derneği (DTD) gibi demiryolu ile ilgili bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile bilgilendirme toplantıları yapılmıştır. Ayrıca, resmi olarak 15 Temmuz 2008 tarihinde Ulaştırma Bakanlığına gönderilen taslaklar TCDD web sitesinde yayınlanmıştır. Taslaklar hakkında gerek yapılan toplantılarda alınan gerekse kuruluşumuza iletilen yazılı veya sözlü görüş ve öneriler doğrultusunda Bakanlığımıza gönderilen taslaklar ile ilgili değerlendirme çalışmaları halen devam etmektedir. Taslaklara Ulaştırma Bakanlığı tarafından nihai hali verildikten sonra, tüm Bakanlıklar ile ilgili kamu ve sivil toplum kuruluşlarından ayrıca resmi görüş alınacaktır. Tasarının kanunlaşmasında gecikmeler olduğu yönünde eleştiriler var. Bu konudaki görüşleriniz nelerdir? Kuruluşumuz "TCDD Kanunu Tasarısına" ilişkin çalışmayı tamamlayarak Ulaştırma Bakanlığına göndermiştir.

Lufthansa Şirketler Grubu bu yılın 9 ayında 226 milyon avro işletme kârı elde etti.[Transport]

Yılın dokuz ayında talebin devam etmesine rağmen yolcu taşımacılığı alanındaki gelirlerde azalma görüldü. Deutsche Lufthansa AG yılın dokuz ayında 226 milyon avro işletme kârı elde etti. Elde edilen kazanç içinde ilk kez Austrian Airlines ve bmi havayolu şirketlerinin de toplam 28 milyon avro katkısı bulunuyor. Şirketler grubunun kazancı yılın dokuz aylık dönemi sonunda da bir önceki yıla kıyasla düşük düzeyde kaldı. Kârın düşük olmasının en önemli nedenlerini ekonomik konjonktür dolayısıyla talebin gerilemiş olması ve yolcu taşımacılığı alanındaki ortalama kazancın büyük oranda azalmış olmasının oluşturduğu belirtiliyor. Konuyla ilgili Lufthansa'dan yapılan açıklamada, yaşanan ekonomik krize dayalı olarak özellikle iş seyahatlerinde belirgin gerileme görüldüğü ve bunun neticesinde tüm yolcu sınıflarında daha hassas bir fiyat politikası uygulanmak zorunda kalındığı belirtildi. Deutsche Lufthansa AG Yönetim Kurulu Başkanı Wolfgang Mayrhuber dokuz ayın bilanço verilerini şu şekilde açıkladı: "Sektördeki türbülansları önceden görerek sağlam bir temel ve cazip ürünlerle kemerlerimizi sıkıca bağlamış olmamızın yararını şimdi görüyoruz. Buna rağmen elde etmiş olduğumuz sonuçtan memnun olamayız. Çabalarımızı yoğunlaştırmalı ve kârlılığımızı korumaya yönelik önlemleri sürdürmeliyiz. Rakamlar zaten gerçeği açıkça ortaya koyuyor. Yolcu taşımacılığı alanındaki talebin son zamanlarda istikrara kavuşmuş olduğu, ancak rekor düzeyde doluluk oranına rağmen satış gelirlerinde artış sağlanamadığını görüyoruz. Tüm faaliyet alanlarında krizin etkisini frenlemeye ve mevcut yapıları rekabet koşullarına uyumlu hale getirmeye çalışıyoruz." YÜZDE 13.2 GERİLEME Lufthansa Şirketler Grubu'nun cirosu 2009 yılının dokuz ayında 16.2 milyar avro ile bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 13.2 oranında geriledi. Bilet satışlarından elde edilen gelir yüzde 16.3 azalarak 12.6 milyar avro oldu. Bunda yolcu ve kargo rakamlarındaki düşüş ve yolcu başına elde edilen ortalama kazanç belirleyici rol oynadı. Şirketler grubunun toplam işletme geliriâ€"söz konusu dönem içindeâ€"yüzde 8.7 azalarak 18.1 milyar avro oldu. İşletme giderleri yılın dokuz ayında yüzde 5.8 oranında gerileyerek 17.8 milyar avro düzeyine indi. Bunun en önemli nedenini yakıt giderlerinin 1.5 milyar avro azalmış olması oluşturdu. Yüzde 36.4' e denk gelen bu azalma gerek fiyattan gerekse miktardan kaynaklanıyordu. Harçlarda yüzde 3 artış oldu. Ancak konsolide şirketlerden arındırılmış oran bir önceki yıla kıyasla yüzde 2.1 oranında gerilemeye denk gelmekteydi. Şirketler grubunun işletme kârı yılın ilk 9 ayı için 226 milyon avro olarak açıklandı. Böylelikle bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla işletme kârı 728 milyon avro gerilemiş oldu. İşletme kârı Austrian Airlines ve bmi havayolu şirketlerinin toplam 28 milyon avroluk katkısını ve aynı zamanda Austrian Airlines' ın (Badwill) ilk alım işleminden kaynaklanan 61 milyon avro tutarındaki farkı da içeriyor. İşletme kârındaki gerileme öncelikle yolcu taşımacılığı ve lojistik alanlarındaki olumsuz gelişmeden kaynaklanıyor. Şirketler grubunun toplam kârı ise 32 milyon avro oldu. Geçen yılın aynı döneminde toplam kâr 529 milyon avro düzeyinde bulunuyordu. 1.8 MİLYAR AVRO YATIRIM Lufthansa 2009 yılının ilk dokuz ayında 1.8 milyar avro değerinde yatırım gerçekleştirdi. Bunun 1.4 milyar avroluk bölümünü filonun genişletilmesi ve modernizasyonu için yapılan yatırımlar oluşturdu. 65 milyon avro ise SN Airholding SAC/V (Brussels Airlines) şirketinin yüzde 45'lik hissesinin alımı için ödendi. Şirketler grubuna dahil edilecek havayolu şirketlerinin (Austrian Airlines ve bmi) alımı için ayrıca 56 milyon avro harcama yapıldı. Kalan Condor hisselerinin satışından ve bununla bağlantılı kredilerin ödenmesinden sonra 77 milyon avro tutarında gelir elde edildi. Operasyonel cashflow 1.4 milyar avro oldu. Şirketler grubunun yılın üçüncü çeyreğinin sonundaki net kredi borcu 1.9 milyar avro olarak belirlendi.İşletme kârı 226 milyon avro Lufthansa Şirketler Grubu bu yılın 9 ayında 226 milyon avro işletme kârı elde etti. Yılın dokuz ayında talebin devam etmesine rağmen yolcu taşımacılığı alanındaki gelirlerde azalma görüldü. Deutsche Lufthansa AG yılın dokuz ayında 226 milyon avro işletme kârı elde etti. Elde edilen kazanç içinde ilk kez Austrian Airlines ve bmi havayolu şirketlerinin de toplam 28 milyon avro katkısı bulunuyor. Şirketler grubunun kazancı yılın dokuz aylık dönemi sonunda da bir önceki yıla kıyasla düşük düzeyde kaldı. Kârın düşük olmasının en önemli nedenlerini ekonomik konjonktür dolayısıyla talebin gerilemiş olması ve yolcu taşımacılığı alanındaki ortalama kazancın büyük oranda azalmış olmasının oluşturduğu belirtiliyor. Konuyla ilgili Lufthansa'dan yapılan açıklamada, yaşanan ekonomik krize dayalı olarak özellikle iş seyahatlerinde belirgin gerileme görüldüğü ve bunun neticesinde tüm yolcu sınıflarında daha hassas bir fiyat politikası uygulanmak zorunda kalındığı belirtildi. Deutsche Lufthansa AG Yönetim Kurulu Başkanı Wolfgang Mayrhuber dokuz ayın bilanço verilerini şu şekilde açıkladı: "Sektördeki türbülansları önceden görerek sağlam bir temel ve cazip ürünlerle kemerlerimizi sıkıca bağlamış olmamızın yararını şimdi görüyoruz. Buna rağmen elde etmiş olduğumuz sonuçtan memnun olamayız. Çabalarımızı yoğunlaştırmalı ve kârlılığımızı korumaya yönelik önlemleri sürdürmeliyiz. Rakamlar zaten gerçeği açıkça ortaya koyuyor. Yolcu taşımacılığı alanındaki talebin son zamanlarda istikrara kavuşmuş olduğu, ancak rekor düzeyde doluluk oranına rağmen satış gelirlerinde artış sağlanamadığını görüyoruz. Tüm faaliyet alanlarında krizin etkisini frenlemeye ve mevcut yapıları rekabet koşullarına uyumlu hale getirmeye çalışıyoruz." YÜZDE 13.2 GERİLEME Lufthansa Şirketler Grubu'nun cirosu 2009 yılının dokuz ayında 16.2 milyar avro ile bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 13.2 oranında geriledi. Bilet satışlarından elde edilen gelir yüzde 16.3 azalarak 12.6 milyar avro oldu. Bunda yolcu ve kargo rakamlarındaki düşüş ve yolcu başına elde edilen ortalama kazanç belirleyici rol oynadı. Şirketler grubunun toplam işletme geliriâ€"söz konusu dönem içindeâ€"yüzde 8.7 azalarak 18.1 milyar avro oldu. İşletme giderleri yılın dokuz ayında yüzde 5.8 oranında gerileyerek 17.8 milyar avro düzeyine indi. Bunun en önemli nedenini yakıt giderlerinin 1.5 milyar avro azalmış olması oluşturdu. Yüzde 36.4' e denk gelen bu azalma gerek fiyattan gerekse miktardan kaynaklanıyordu. Harçlarda yüzde 3 artış oldu. Ancak konsolide şirketlerden arındırılmış oran bir önceki yıla kıyasla yüzde 2.1 oranında gerilemeye denk gelmekteydi. Şirketler grubunun işletme kârı yılın ilk 9 ayı için 226 milyon avro olarak açıklandı. Böylelikle bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla işletme kârı 728 milyon avro gerilemiş oldu. İşletme kârı Austrian Airlines ve bmi havayolu şirketlerinin toplam 28 milyon avroluk katkısını ve aynı zamanda Austrian Airlines' ın (Badwill) ilk alım işleminden kaynaklanan 61 milyon avro tutarındaki farkı da içeriyor. İşletme kârındaki gerileme öncelikle yolcu taşımacılığı ve lojistik alanlarındaki olumsuz gelişmeden kaynaklanıyor. Şirketler grubunun toplam kârı ise 32 milyon avro oldu. Geçen yılın aynı döneminde toplam kâr 529 milyon avro düzeyinde bulunuyordu. 1.8 MİLYAR AVRO YATIRIM Lufthansa 2009 yılının ilk dokuz ayında 1.8 milyar avro değerinde yatırım gerçekleştirdi. Bunun 1.4 milyar avroluk bölümünü filonun genişletilmesi ve modernizasyonu için yapılan yatırımlar oluşturdu. 65 milyon avro ise SN Airholding SAC/V (Brussels Airlines) şirketinin yüzde 45'lik hissesinin alımı için ödendi. Şirketler grubuna dahil edilecek havayolu şirketlerinin (Austrian Airlines ve bmi) alımı için ayrıca 56 milyon avro harcama yapıldı. Kalan Condor hisselerinin satışından ve bununla bağlantılı kredilerin ödenmesinden sonra 77 milyon avro tutarında gelir elde edildi. Operasyonel cashflow 1.4 milyar avro oldu. Şirketler grubunun yılın üçüncü çeyreğinin sonundaki net kredi borcu 1.9 milyar avro olarak belirlendi.

[Aralık 2009]